Kayıtlar

Nostos Algos: Eve Dönüşün Acısı

Resim
  Nostos Algos: Eve Dönüşün Acısı İnsanın yuvası doğaydı. Beton duvarlar değil, mağara duvarlarıydı evi. Ağaç dallarıydı çatısı, eğrelti otlarıydı yatağı. Meyve, sebze, kök ve tohum — hepsi bir sofranın adıydı. Yemek dediğimiz şey; toplamak, bulmak, paylaşmaktı. Kaşık, dağ çalısından yapılırdı. İlaç, taze ısırganın içindeki iyilikti. Gökyüzü; hayallerin üst sınırıydı, bir sonsuzluk öğretmeniydi. Dalgalar, bilinmeyene çağrıydı; bazen yutardı, bazen kurtarırdı. Kışın gelen kar, mikropların kırılmasıydı, doğanın kendini iyileştirmesi. Toprak ana ydı. Damarlarımızdaki kan gibi akan derelerdi yaşam kaynağımız. Su, su gibi azizdi. Hayvanlar sadece et değil; yol arkadaşı, kış günlerinde son sığınaktı. Koyunlar; yün, et ve yaşamın sıcak tarafıydı. Yaylalar bugünkü anlamda tatil değil; yeniden bağ kurma yeriydi. Kışlaklar; dinlenme, inziva ve hazırlık zamanıydı. Ekin umut, tohum ise mirastı. Tohum saklanırdı; çünkü yarın bilinmezdi. 🌿 Ve sonra ne oldu? Bu dünya arkamız...

Balta Gitti, Niyet Kaldı: Sıfır Karbonla Doğayı Katletmek

Resim
Balta Gitti, Niyet Kaldı: Sıfır Karbonla Doğayı Katletmek 1. GİRİŞ – DÖNÜŞMEYEN ZİHİNLER, DEĞİŞEN ARAÇLAR Bir zamanlar insanlar baltalarla ormanları kesiyordu. Ağacın canına kastederken elleri kirleniyordu, kalpleri de... Şi mdi ise eller temiz: parmaklar ekranlara dokunuyor, komutlar yapay zekaya veriliyor, enerji temiz ama niyet aynı. Doğa yine ölüyor. Yalnızca öldürme biçimimiz değişti. Teknoloji ilerliyor, karbon sıfırlanıyor, yeşil enerji çoğalıyor. Ama insanın doğaya bakışı değişmediği sürece, yıkım yalnızca şekil değiştirerek devam edecek . Baltanın yerini güneş paneli, testerenin yerini hidrojen enerjisi alıyor. Ama niyet hâlâ hükmetmek, hâlâ sahip olmak, hâlâ doğayı dönüştürmek. Küresel ısınmayı 1.5 dereceyle sınırlamaya çalışıyoruz. Ama neden 0 derece değil? Çünkü yalnızca sıcaklıkla değil, sistemin ruhuyla mücadele etmemiz gerektiğini biliyoruz. İklim krizinin görünmeyen yüzü, aslında bir niyet krizi . 2. ARAÇLARIN MASUMİYETİ – FOSİL GİTTİ, AMA ZİHNİYET AYNI KALDI ...

Sıfır Derece Ütopik mi, Gerçek mi? Cesur Bir Hedefin Görülmeyen Yüzü

Resim
  🔥  Sıfır Derece Utopik mi, Gerçek mi? Cesur Bir Hedefin Görülmeyen Yüzü "Doğaya geri dönmek kolay değ il. Ama doğadan kopmak çok daha ağır bir bedel." 🌡️ Birinci Yazımızda Dedik ki: 1.5 derece sınırı,  gecikmiş bir güvenlik çiti. 0 derece hedefi ise  uygarlığın yeniden tasarımı. Ama şimdi bu satırları yazarken şunu soralım kendimize: Peki 0 dereceyi hedeflemek gerçekten mümkün mü? Ya da mümkünse:  Bu hedefin görünmeyen bedelleri neler? Cevap:  Evet, var. 0 dereceyi hedeflemek, devrimsel bir adımdır. Ama  bedelsiz değildir . 🧱 1.5 Derecenin "Az Kötü" Olmasının Nedeni 1.5 derece hedefi şunu kabul eder: “Bu sistemi hemen dönüştüremeyiz ama daha kötüsünü engelleyelim.” Bu pragmatiktir, kısmen uygulanabilir görünür. Ama aynı zamanda  riskli bir konfor alanıdır. Yani: Tüketim devam eder Kâr odaklı ekonomi devam eder Ama her şeyin üzerine bir “yeşil makyaj” sürülür. 🌍 0 Derece: Sıfır Karbon Uygarlığın Bedelleri Şimdi gelelim asıl soruna: 0 derece h...

1.5 Yetmez, Biz 0’ı Hedefliyoruz: Post-Karbon Bir Uygarlığın İnşası İçin Cesur Bir Çağrı

Resim
  🌍 1.5 Yetmez, Biz 0’ı Hedefliyoruz: Post-Karbon Bir Uygarlığın İnşası İçin Cesur Bir Çağrı “We don’t need your education, we don’t need your thought control.” Bir zamanlar bu dizelerle bir kuşağın sesi olmuştu isyan. Bugün biz de başka bir duvarın önündeyiz. Adı: 1.5 derece hedefi. İyi niyetli, ama eksik. Güvenli, ama yetersiz. Artık başka bir şeyi söyleme vakti: “Bu duvarı değil, ufku görelim.” 🌡️ 1.5 Derece Hedefi Neden Yetmez? Bilim insanları 1.5°C sınırını “geri dönülemez yıkımlar başlamasın” diye koydu. Ama farkında mıyız? Bu sınır, var olan zararı durdurmaz , sadece daha kötüsünü önlemeye çalışır. Kuruyan topraklara, göç eden kuşlara, okyanusta boğulan mercanlara “1.5’te kalacağız” dediğinizde hiçbir şey değişmez. Çünkü bu sistem hâlâ fosil yakıtla , hızla , hırsla , tüketimle dönüyor. Biz 1.5 derecede kalmak istemiyoruz. Biz sistemi durdurmak, doğayla uyumlu yeni bir yaşam sistemi kurmak istiyoruz. 🌀 Neden 0 Dereceyi Hedeflemeliyiz? Bu bir...

Patatesin Kabuğundan Kayıp Tohumlara: Konfor, Hafıza ve Bir Tabak Yemek

Resim
  🥔 Patatesin Kabuğundan Kayıp Tohumlara: Konfor, Hafıza ve Bir Tabak Yemek Bir zamanlar köyde büyürken, patatesin her şeyini yerdik. Kabuğu dahil. Çünkü azdı. Az olunca kıymetliydi. Kıymetli olunca hiçbir şey ziyan edilmezdi. Şimdi yiyecek çok. Seçenek bol. Kabuğu soymak kolay. Çiğnemeye bile gerek olmayan yiyecekler elimizin altında. Ama konfor uzun vadede öldürür . Hem bedeni, hem kültürü, hem toprağı. 🌱 Suberin: Unuttuğumuz Koruyucu Bugün bilim diyor ki, patatesin kabuğunda “suberin” adlı bir madde var. Kolon kanserine karşı koruyucu, antioksidan ve iltihap giderici etkisi var. Bağırsak florasını destekliyor, hücreleri koruyor. Ama biz onu kabukla birlikte çöpe atıyoruz. Çünkü artık yiyecek bir besin değil, konfor aracı. Bir tıklamayla sipariş ettiğimiz yemeklerde ne çiğnemek gerek, ne düşünmek. Ama belki de en çok çiğnediğimiz şey ruhumuzun kökleri . 🍴 Eskiden Yemeği Tümden Yerdik Sofralar bir kültürdü. Bir hafıza aktarımıydı. Yemeği sadece yemek değil, sa...

Sıcak Hava Damı: Sessiz Bir Felaketin İçindeyiz

  🔥 Sıcak Hava Damı: Sessiz Bir Felaketin İçindeyiz Giriş: yüzyılın ortasına yaklaşırken, şehirlerimiz sadece betonla değil, görünmez tehditlerle de çevrili. Bu tehditlerden biri var ki, çığlık atmıyor ama öldürüyor: Sıcak Hava Damı (Heat Dome) . Artık sıradan bir yaz havası değil; bu, yaşamsal sistemlerimizi tehdit eden, sessiz ve yaygın bir kriz. 🌍 Sıcak Hava Damı Nedir? Sıcak hava damı, adeta görünmez bir atmosferik tavan gibi çalışır. Yüksek basınçlı bir hava kütlesi, geniş bir bölgenin üzerinde adeta "oturur" ve ısıyı aşağıda hapseder. Bu durum, sıcaklıkların günlerce, haftalarca yüksek kalmasına yol açar. Hava ne yükselir, ne serinler. Toprak nefes alamaz. İnsan bedeni kendini soğutamaz. Bu döngü kırılmadıkça ısı, sistemleri çökertir. 🔬 Bilimsel Temeli: Yüksek Basınç Sistemi : Yukarıya çıkmak isteyen hava bastırılır. Termal İnversiyon : Normalde yüksekte soğuk hava olur. Ancak burada üst katman daha sıcak. Isı Tuzaklaması : Geceleri bile ısı dış...

Çabaladıkça Batar Gibi: İklimle Mücadelede Harcanan Görünmeyen Bedeller

  🌪️ Çabaladıkça Batar Gibi: İklimle Mücadelede Harcanan Görünmeyen Bedeller İklim bozulmasıyla mücadele ettiğimizi sanırken aslında bazen onunla birlikte biz de bozuluyoruz . Çabalıyoruz, direniyoruz, alternatifler üretiyoruz. Ama sonra bir noktada şu duyguya saplanıyoruz: “Ben daha ne yapayım?” “Daha çok çabaladıkça, sanki daha çok batıyorum...” Peki bu sadece bir his mi, yoksa sistemin bizi içine çektiği bir bataklık mı? 🧠 “İyi İnsan Sendromu”: Tükenerek Mücadele Etmek Geri dönüştürüyoruz, yerel ürün alıyoruz, kıyafetleri uzun yıllar giyiyoruz, kompost yapıyoruz… Ama sanki hiçbir şey yeterli değil. Çünkü çaba bireysel , kriz ise sistemsel. Ve sistem, mücadeleyi desteklemek yerine çoğu zaman seni “boşa çabalayan” pozisyonuna itiyor. 🔍 İklim Mücadelesinin Hesaplanmayan Bedelleri İklim için mücadele ederken aslında bir “bedel” ödüyoruz. Ama bu bedeller çoğu zaman görünmez. İşte hesaplanmayan bazı kalemler: 🧩 Bedel Türü 💬 Açıklama Zihinsel Sürekli kaygı, umut...