Bilimsel Sorgulama Türkiye’de Neden Zor?


 Bilimsel Sorgulama Türkiye’de Neden Zor?


Cahit Arf’tan Günümüze, AI ve İklim Perspektifiyle


Giriş: Merak ve Cesaretin Kıvılcımı

1960’larda bir konferansta Cahit Arf, nadir sorulan bir soruyu ortaya attı: “Makine düşünebilir mi?”
O dönem için sıradışıydı; çünkü henüz bilgisayarlar yaygın değildi, AI henüz bir kavram olarak yeni doğuyordu. Arf’ın sorusu, sadece teknolojiyi değil, bilimsel merak ve sorgulama cesaretini de simgeliyordu. Bugün yapay zekâ tartışmalarında hâlâ yankı bulan bu sorunun Türkiye’de bir akademik mirası olması gerekirken, vizyon çoğunlukla kurumsallaşamadı.


Türkiye’de Bilim: Takipçi Kültür

Türkiye’de bilimsel üretim tarih boyunca genellikle Batı’yı takip etme üzerine kuruluydu.

  • 1980’lerde AI ve mühendislik bölümleri açıldı.

  • 1990’larda robotik ve doğal dil işleme alanlarında ilk adımlar atıldı.
    Ama çoğu akademisyen yenilikçi araştırma yerine literatürü takip etmekle yetindi.

Sonuç: Bilimsel üretim, bilgi tüketimiyle sınırlı kaldı. Cahit Arf’ın vizyonu—sorgulayan, deney yapan, yeni hipotezler üreten bir Türkiye—hayal olarak kaldı.


İklim ve Sürdürülebilirlik: Yerelden Evrensele

Türkiye’de iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik araştırmaları çoğunlukla Batı çalışmalarının çevirisi veya uyarlaması şeklinde.


AI ve Türkiye: Kurumsal Engeller

  • Akademik özgürlükler sınırlı,

  • Araştırma fonları yetersiz,

  • Bürokrasi bilimsel yenilikçiliği engelliyor.

Bu engeller, yenilikçi fikirlerin önünü kesiyor. AI, iklim ve sürdürülebilirlik alanlarında Türkiye hâlâ özgün çözümler geliştirme yolunda yavaş ilerliyor.


Temsili Tartışma: Sorgulama ve Ölçme

Bir sempozyumda, chemtrails ile ilgili bir soru gündeme geldi: “Chemtrails var mı, yok mu?”
Profesyonel yanıt: “Şanlıurfa’da ölçsen neyi ispatlamış olacaksın?”

Bu örnek, Türkiye’de bilimsel sorgulamanın çoğu zaman ölçme ve hipotez yerine önyargı ve varsayımlarla sınırlı kaldığını gösteriyor.

Not: Chemtrails tartışmasının detaylarını ve bilimsel soru üretimini başka bir yazıda ele alacağız.


Sonuç: Cesur Sor, Ölç, Paylaş

Cahit Arf’ın vizyonu bize hatırlatıyor: Bilimi üretmek, sorular sormak ve deney yapmak gerekiyor. Türkiye’de AI, iklim ve sürdürülebilirlik alanlarında özgün ve yenilikçi çözümler geliştirmek için yapısal bir dönüşüm şart.

  • Akademik özgürlük artırılmalı,

  • Araştırma fonları güçlendirilmeli,

  • Bürokratik engeller azaltılmalı.

Anahtar: Cesurca sor, titizlikle ölç, berrak analizlerle paylaş.


Kaynaklar

  1. Arf, C. (1959). Makine Düşünebilir mi ve Nasıl Düşünebilir? Atatürk Üniversitesi. PDF

  2. Kaya, M. B. (2019). Cahit Arf'ın Makalesi Üzerine Bir Çalışma. ResearchGate

  3. Kırış, N. (2021). Can Machines Think? Turing & Cahit Arf. TechLetter

  4. ODTÜ İklim Araştırmaları Merkezi

  5. Boğaziçi Üniversitesi İklim Araştırmaları

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Bilim, Dogma Olabilir mi?

Probiyotik Tüketiyoruz, Ama Pestisitler Ne Diyor?

İnsanlığın Evrimi ve Yeni Eşik: Yapay Zeka Çağında Sürdürülebilirlik Arayışı