Altın Oranın Sessiz Köprüsü: Ebû’l-Vefâ’dan Fibonacci’ye Uzanan Spiral


 


Altın Oranın Sessiz Köprüsü: Ebû’l-Vefâ’dan Fibonacci’ye Uzanan Spiral

🌀 Bir Sarmalın İki Ucu

İnsanlık tarihi boyunca bazı çizgiler vardır ki, sadece bir şekil değildir — bir düşünce biçimini temsil eder.
Bu sarmal da öyle.
Bir ucu 10. yüzyılda Bağdat’ta Ebû’l-Vefâ el-Bûzcânî’nin elinde; diğer ucu 13. yüzyılda Pisa’da Fibonacci’nin kaleminde belirir.
İkisi birbirini tanımadı, ama ikisi de aynı şeyi aradı: dünyanın düzenini, doğanın dengesini, oranların müziğini.


📐 Ebû’l-Vefâ’nın Gizli Sarmalı

Ebû’l-Vefâ, Bağdat’taki gözlemevinde yalnızca yıldızların değil, oranların da izini sürdü.
Kitab fî mâ yahtâju ilayh al-sâni‘ min al-a‘mâl al-handasiyya” adlı eserinde, iç içe geçmiş üçgenler ve yaylarla bir çizim yaptı.
Bu çizim, bugünün gözleriyle bakıldığında bir altın oran spirali gibiydi.
Ancak o, bu oranı bir sayı dizisiyle değil, geometrik bir dua gibi inşa etti: her yay bir öncekine oranla küçülüyor, merkezde bir dönüş doğuyordu.
Bu sadece bir şekil değil, kozmosun matematikle dua etme biçimiydi.


🔶 Fibonacci’nin Aritmetik Uyanışı

Üç yüzyıl sonra, İtalyan bir tüccar oğlu Kuzey Afrika’ya gitti.
Orada Müslüman bilginlerden, “Hind-Arap” rakamlarını, oran hesaplarını, geometrik oranların ardındaki düşünceyi öğrendi.
Adı Leonardo Fibonacci’ydi.
Dönünce Avrupa’ya “Liber Abaci” adlı kitabıyla yeni bir çağ açtı: ondalık sistem, hesap, oran…
Ve bir tavşan problemi:
1, 1, 2, 3, 5, 8, 13...
Doğa bu diziyi çoktan biliyordu.
Fibonacci yalnızca onu sayılara çevirdi.


🌿 Doğanın Ortak Dili

Ebû’l-Vefâ oranları çizgilerde buldu, Fibonacci sayılarda.
Ama her ikisi de doğayı ölçülemez bir denge olarak gördü.
Bir salyangoz kabuğundaki kıvrım, bir çam kozalağındaki spiral, bir galaksinin dönme açısı...
Hepsi aynı yasayı fısıldıyor:

“Büyüme, oranla olur.
Oran, ahenkle olur.
Ahenk, yaşamın kendisidir.”

İslam bilimi bu ahengi geometrinin güzelliğinde aradı; Batı bilimi sayının düzeninde buldu.
Bugün sürdürülebilir tasarım, doğadan öğrenme (biyotaklit) ve ekopedagoji bu iki bakışın birleşiminde yeniden canlanıyor.


🌍 Dohrnova Yorumu

Ebû’l-Vefâ’nın spirali ile Fibonacci’nin sarmalı, iki ayrı dünyanın aynı nabzını tutar:
Biri doğayı anlamak için, diğeri doğayı hesaplamak için.
Bugün biz bu iki sesi yeniden birleştiriyoruz.
Dohrnova Turrina’nın felsefesi, bilgiyi geometriyle, sezgiyi matematikle, insanı doğayla yeniden dengeye getirmek.
Tıpkı o sarmal gibi: içe dönerken merkeze yaklaşmak, dışa dönerken dünyayı büyütmek.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Bilim, Dogma Olabilir mi?

İnsanlığın Evrimi ve Yeni Eşik: Yapay Zeka Çağında Sürdürülebilirlik Arayışı

Probiyotik Tüketiyoruz, Ama Pestisitler Ne Diyor?